14 Aralık 2011 Çarşamba

DÜRÜSTLÜK

    İzgören & Akın’a toplantıya gideceğim. Baktım geç kalma ihtimalim var, bindim bir taksiye. Taksici muhabbetçi bir arkadaş. O anlatıyor ben dinliyorum. Tam işyerinin önüne geldik. Ankara’da Bakanlıklar. Diyelim ki, taksi parası 9.75 TL tuttu, ben 10 TL uzattım. Hani hepimizin yaşadığı sahne vardır ya, taksici üstünü arıyormuş gibi yapar, siz de para üstünü alabilmek için bir ayak dışarda, inmemek için debelenirsiniz. Tam o sahne olacak. Şoför, “para üstü varmı?” diye aranmaya başladı.
- Üstü kalsın kardeşim, dedim.
Döndü bana doğru:
- Vaktin varmı abi? dedi.
- Evet, dedim. (Tek ayağım hala dışarda)
Dörtlülere bastı, trafik dört şerit akıyor. İndi araçtan. Önde bir büfe var. Gitti oraya, bir şeyler konuşup geldi. Bana 25 kuruş uzattı. Belli ki para bozdurmuş.
- Birader, dedim, 9.75 değil, 10.50 yazsa ister miydin 50 kuruşu benden?
- Ne alacağım ağabey 50 krş.u
- Peki niye gittin? 25 kuruş için o kadar uğraştın. Üstü kalsın demiştim?
Döndü bana, attı kolunu arkaya:
-Vaktin var mı abi?
- Var
-Çek kapıyı o zaman, anlatayım.
Muhabbetçi bir taksici ile karşı karşıyayız. 5 dakika konuştuk. İngiltere’de profösüründen, bilmem kiminden eğitimler aldım. O taksicinin 5 dakikada öğrettiklerini İngiliz hocalar haftalarca verdikleri derslerde öğretemediler. Taksici anlatıyordu:
- Ağabey biz Keçiören’de 5 kardeşiz. Babam rençberdi benim, günlük yevmiyeye giderdi; artık inşaat falan bulursa çalışır gelir, o gün iş bulamamışsa, biz eve gelişinden, yüzünden anlardık. Durumumuz hiç iyi olmadı. Akşam yer sofrasında yemek yerdik. Yemek bitince babam bize “Durun kalkmayın” derdi. Önce dua ederdik, sonra babam bize sofrada konuşma yapardı.
- Hah, dedim, bizim meslek, seminerci.  Ne anlatırdı baban?
- Hayatta nasıl başarılı olunur, filan şeyler.
Yani babaları o gün inşaata çağırmazlarsa eve para getiremiyor,sonra çocuklara hayatta başarı teknikleri anlatıyor. Anlatmaya devam etti:
- Babam işe gidince büyük abim onu taklit ederdi. Delik bir çorapla pantalonun ceplerini çıkarır, biz dört kardeşi karşısına alıp “Dürüst olun,evinize haram lokma sokmayın” diye anlatırken, biz de gülerdik. Annem kızardı,”Babanızla alay etmeyin. O hem dürüst, hem de çalışkandır” derdi. Yan evde iki kardeş var, onların babası zengin. Babaları  birahane işletiyor, ama adamda her numara vardı, kumar falan oynatırdı. Bizim yeni hiç bir şeyimiz olmadı, hep o ikisinin eskilerini kullandık. O amca mahalleden geçerken biz 5 kardeş ayağa kalkardık, çünkü bize bahşiş verirdi. Babam eve gelince ayağa kalkmazdık. Çünkü hediye, para falan hak getire. İşte abi neyse, birgün babamı kaybettik. Altı ay içinde yandaki baba da öldü. Yandaki baba iki çocuğa 5 katlı bir apartıman, işleyen birahane,dövizler ve araziler bıraktı. Bizim baba ne bıraktı, biliyor musunuz?
- Ne bıraktı ?
- Bakkal veresiyesi ve konuşmalarını bıraktı. “Evladım işinizi dürüst yapın,hakkınız olmayan parayı almayın…” falan filan. Aradan 15 yıl geçti, diğer 2 kardeş cezaevindeler, ne ev kaldı, ne birahane. Aileleri dağıldı. Biz 5 kardeş, beşimizin Keçiören’de taksi durağında birer taksisi var, hepimizin birer ailesi, çoluk çocuğu, hepimizin birer dairesi var. Geçenlerde büyük abim bizi topladı ve: “Asıl mirası  bizim baba bırakmış.” dedi. Hepimiz ağladık. 5 kardeş taksiciliğe başladığımızdan beri, taksimetrenin yazmadığı 10 kuruşu evimize sokmadık. Her şeyimiz var Allah’a şükür.
Çok duygulandım. Veda ettim, tam inerken:
- Dur abi, dedi. Asıl bomba şimdi.
- Neymiş o? dedim.
- Nerede oturuyoruz, biliyor musun? O iki kardeşin oturduğu 5 katlı apartmanı biz aldık, 5 kardeş orada oturuyoruz…
Evladınıza ne araba bırakırsınız, ne ev, ne de başka bir miras. Evlada sadece değer kavramları bırakırsınız. Bakın iki baba da evlatlarına değer kavramları bırakmışlar.
(A.Şerif İZGÖREN’in kitabından)

5 Aralık 2011 Pazartesi

İŞLEM NO -7

                                                MONİTÖRLER


Monitör, görüntü sergilemek için kullanılan elektronik ya da elektro-mekanik aygıtların genel adı. Monitör, baştatelevizyon ve bilgisayar olmak üzere birçok elektronik cihazın en önemli çıktı aygıtıdır. Monitör, plastik bir muhafaza içerisinde gerekli elektronik devreleri, güç transformatörünü ve resmi oluşturan birimleri içerir. Monitörle bilgisayar arasındaki iletişimi ekran kartı sağlar. Yani, monitörden çıkan veri kablosu bilgisayar kasasında ekran kartına bağlanır. Monitörlerin boyutları inç ölçü cinsinden belirlenir. Monitörlerin boyutları, 14 inç, 15 inç, 15.4 inç(laptop), 17 inç, 19 inç, 22 inç gibi değerlerle ifade edilir. Bu boyut monitör ekranının bir köşesinden diğer köşesine olan uzaklıktır.


                                                                                                           

Ekran modları:
Bilgisayar kullanılırken monitörlerde iki tür ekran moduyla karşılaşılır. Bu ekran modları Text modu ve Grafik modudur.
Text modu: Text modunda ekran 25 satır ve 80 sütundan oluşur. Yani her satıra en fazla 80 karakter yazılabilir. DOS işletim sistemi text modda çalışan bir işletim sistemidir.
Grafik modu: Grafik modu, Microsoft Windows işletim sisteminin çalıştığı ortamdır. Monitör ekranı pixellerden (noktalardan) oluşur. Pixel sayısı ne kadar fazla ise netlik o kadar artar. Nokta sayısı yoğunluğuna çözünürlük denir. Çözünürlük azaldıkça netlik azalır ve görüntü bozulur.
Monitör türleri :
Monitörler iki tiptedir. CRT ve daha modern olan LCD monitörler. CRT monitörlerin boyutları bir televizyon gibi, oldukça büyüktür. LCD monitörler ise çok daha incedir.

CRT monitörler:


Bir monitörün en önemli parçası çeşitli elektronik devrelerle birlikte CRT (Chatode Ray Tube – Katot Işınlı Tüp) denilen havası boşaltılmış ve ön yüzeyi binlerce fosfor noktacığından (dot) oluşan koni şeklindeki tüptür.
Bu tüpün geniş tarafı dikdörtgen şeklindedir. Diğer dar tarafında ise elektron tabancası bulunur.
17 inçlik CRT monitör
Tabanca içerisindeki katot levhaları tel fleman (ısıtıcı) ile ısıtılır ve tüp içerisinde serbestçe dolaşan elektron bulutu oluşturulur. Negatif kutuplandırılan katotlar ile pozitif kutuplandırılan ekranın iç yüzeyi arasında büyük bir gerilim farkı uygulandığında katotlarda oluşan elektronlar dış yüzeye doğru fırlar.

LCD Monitörler:


LCD (Liquid Cyristal Display) monitörlerde görüntü sıvı kristal diyotlar yardımıyla sağlanmaktadır. Bu diyotlara gerilim uygulandığında, içlerindeki moleküllerin polarizasyonu değişmekte ve beraberinde de diyodun geçirgenliği değişmektedir. Bu duruma dijital saatlerde de rastlamaktayız. Normalde şeffaf olan bu diyotlara gerilim uygulandığında geçirgenliklerini kaybederler ve siyaha dönerler. Renkli LCD monitörlerde ise çok ufak ve birden fazla diyot kamanı kullanılarak görüntü alınmaktadır.
LCD monitörler DSTN ve TFT olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Ucuz olan ve “passive matrix” teknolojisini kullanan DSTN (Dual-Scan Twisted Nematic)’ler çözünürlükleri ve görüş açıları TFT’lerden düşük olan monitörlerdir. Bu monitörler genelde dizüstü bilgisayarlarda kullanılmaktadır. TFT (Thin Film Transistor)’ler ise “active matrix” adı verilen ve görüntüyü daha parlak ve keskin gösteren bir teknoloji kullanırlar. TFT’lerde her piksel bir ya da dört transistör tarafından kontrol edilir ve bu sayede flat panel ekranlar arasında en iyi çözünürlüğü sunarlar.

Interlaced ve Non-Interlaced monitör:


Interlaced CRT monitörlerde önce tek satırların daha sonra da çift satırların tazelendiği bir tarama şekli kullanılmaktadır. Bu yöntem ekran çözünürlüğünü arttırmak için uygun bir yöntemdir, fakat ekranda titreşime sebep olunmaktadır.
22" LCD Monitörler artık daha çok tercih ediliyor.
Non-interlaced monitörlerde ekranın üstünden altına doğru bir döngüyle her satır tazelenir. Bu olay titreşimi azaltmaktadır ve günümüzde bu tip monitörler kullanılmaktadır.
Monitörde görüntülenen renk sayısı ekran kartının hafızası ile ilgilidir. 256, yüksek ve gerçek renk terimleri renk bilgisini depolamak için kullanılan bit sayısını ifade eder. Bit sayısının fazlalığı, renk sayısının ve aynı zamanda video RAM’in fazlalığı demektir.
256 renk 8 bit’i kullanır ve ekranda sadece 256 farklı renk görünür. Yüksek (high) renk 16 bit’i kullanır ve ekranda 65536 (64K) renk görüntülenir. Gerçek (true) renk 24 bit kullanır ve ekranda 16 milyon ren görüntülenir. 16 ve 24 bit arasındaki fark insan gözü tarafından algılanmaz.
Ekran kartı için gereken video RAM miktarı şu şekilde formüle edilebilir:
yatay çözünürlük x dikey çözünürlük x 1 pixel için gereken byte miktarı = ekran kartında bulunması gereken minimum ram miktarı (byte)
16 renkte: 1 pixel için 0,5 byte 256 renkte : 1 pixel için 1 byte 64K renkte: 1 pixel için 2 byte 16,7 milyon renkte: 1 pixel için 3 byte gerekir. Mesela: 16,7 milyon renk ve 1024 x 768 çözünürlük
1024 x 768 x 3 = 2,359,296 byte = 2,4 MB (yaklaşık) video RAM gerekmektedir. Dolayısıyla piyasada bu sınırın üzerinde 4 MB ekran kartı bulunduğundan en azından bunun kullanılması gerekmektedir.
Monitör boyutları:
Aşağıda küçükten büyüğe olmak üzere monitör boyutları verilmiştir.
  • 15 inç-38 ekran
  • 17 inç-43 "
  • 19 inç-48 "
  • 22 inç-56 "
  • 26 inç-66 "
  • 32 inç-82 "
  • 40 inç-102 "
  • 42 inç-106 "

Monitör seçimi:

Monitör ekranının büyüklüğü yapılacak işe ve amaca göre seçilmelidir. Normal kullanım için en ideal ekran boyutu 17 inçtir. Eğer bilgisayarda daha çok şekil, grafik, plan, proje çizimleri yapılacak veya oyun oynanacak ise ekran boyutu büyük olan monitörler (19 inç, 21 inç vb.) tercih edilmelidir. Büyüklükle beraber monitön çözünürlüğüne (yüksek çözünürlüğe sahip monitörlerin görüntüleri daha kalitelidir) ve ekran kartının özelliklerine (bellek miktarı, işlemci hızı vb.) de dikkat edilmelidir.